17 Mayıs 2015 Pazar

ERKEN EVLİLİKLERİN NEDENLERİ

ERKEN EVLİLİKLERİN NEDENLERİ


Arzu Kılıç
kilic.arzum@gmail.com
Erken yaşta evliliklerin gerçekleşmesinde öne çıkan önemli nedenlerden biri sosyo ekonomik nedenlerdir. Ülkemizin bazı bölgelerinde kız çocuğu ergen olmadan yük olmaya başlar, ekonomik yük olarak görülür. Kız çocuğunun evlendirilmesi, bir an önce koca ekmeğini yemeye başlama düşüncesi erken yaşta evliliklere teşvik eder. Kızlar evlendirilirken belirlenen biçilen değerin başlık parası olarak alınması, aileye kazanç sağlaması erken evliliğe iten nedenlerden biridir. Sofradan bir tabak eksilecek (eskiler bir boğaz daha eksildi derler), evde bir kişinin masrafı bitecek ve başlık parası yoluyla aileye kazanç sağlama düşüncesi adına  kızlar erken yaşta verilir. Öyle evlilikler oluyor ki kim çok başlık parası verilirse kız ona veriliyor. Kızlar koca evinde daha rahat hayat yaşayacaklarını düşünürler, düğün alışverişi onları çok mutlu eder yeni elbiseler, yeni ayakkabılar, pırıl pırıl ışıldayan altın takılar….hep öyle olacağını düşünürler, bu yüzden evliliğe gönüllü görünürler. Kırsal kesimlerde hala kızlar evliliklerine kendileri karar verememektedirler. Aile evlilik adına kız çocuğunu okuldan alır, yaş farkını düşünmeksiniz uygun gördükleri adaya verirler. Kızların evleneceği kişiden şiddet görmesi, sapkın davranışlarla karşı karşıya kalması, kızın cahil kalmasından dolayı bir çok olayın ötesinden gelemeyip, kendini koruyamamasını hiç düşünmezler.
Yaşadıkları bölgenin gelenek görenekleri de kızların erken evlendirmeleri konusunda önemli etkenlerden biridir. Geleneklerine bağlı ailelerde evlilikler daha hızlı gerçekleştirilir. Cinsiyet eşitsizliğiyle başlayan düşüncelerle kız çocuğu ailenin namusu olarak görülür. Kız çocuğunu evin ferdi olarak görmezler, hep bir gün gidecek gözüyle bakarlar. Kızın yeri kocasının yanıdır. Gözü açılmadan namusu elden gitmeden evlendirilmesi gerektiği düşünülmektedir. Ailenin düşüncelerine göre evlendirilen kızın namusu kocaya geçmiştir. Çocuk yaşta evden gelin olarak çıkan kızın arkasından aile kazancını düşünerek “çok şükür namusumuzla teliyle duvağıyla gelin ettik” derler. Küçük yaşta gelin alan aileler bu durumdan çok memnun kalırlar. Yaşı küçük olduğu için karakter gelişimi, davranış biçimleri tam oturmamıştır. Küçük yaşta evlenen kız çocuğu yuvasına daha kolay uyum sağlar düşüncesi ağır basar. O aileye daha kolay itaat edecek, aile kendi isteklerine göre yönlendirip şekillendirecektir.
Yapılan araştırmalarda eğitim seviyesi düşük ailelerde erken evlilik oranları daha yüksek görülmektedir. Kız çocuklarının erken yaşta eğitiminin sonlandırılması için ciddi baskı görmektedirler. Bir çok aile istese de ekonomik yapıları bozuk olduğu için kızlarını okutamamaktadırlar. Bir okutma şansları varsa bunu erkek çocuklarından yana kullanırlar.
Aile içi şiddet, anne babanın çatışmaları ve çocuklara yansıması, ailenin çocuklara gösteremediği sevgi ve iletişimsizlik, üvey anne-baba problemleri kız çocuğunun bir an önce o evden kurtulma isteği erken yaşta evliliğe önemli bir etkendir.
http://mansetmalatya.com/erken-evliliklerin-nedenleri/

ERKEN EVLİLİKLERİN NEDENLERİ

http://mansetmalatya.com/erken-evliliklerin-nedenleri/

24 Ocak 2015 Cumartesi

ÜLKEMİZ ÇOCUK GELİNLER KONUSUNDA DÜNYA İKİNCİSİ

Yine ön sıralara geçmeyi başardık…!!!
Yapılan araştırmalara göre Türkiye Avrupa ülkeleri arasında çocuk yaşta evlilikte yüzde 14 oranıyla ikinci sırada görünüyor.Gürcistan  yüzde 17 ile birinci sırayı almış durumda.Kesin olmamakla birlikte dünyada her yıl 10-12 milyon çocuk erken yaşta evlendiriliyor. Ülkemiz de her üç kadından biri çocuk yaşta evlendiriliyor.
Çocuk yaşta evliliklerin nedenleri genelde ailelerin  sosyo-kültürel yapısına dayandırılıyor.Oysa ki inançlarla ve hayata bakış açısıyla da alakalı bir durum söz konusu.Örneğin daha birkaç öncesine Şanlıurfa’nın bir ilçesinde öğretmenlik yapan bir baba kızını 13 yaşında evlendirdi.Böyle bir zihniyete sahip olan bir insanın okullarımızda nasıl öğretmenlik yaptığı ve çocuklarımıza ne vereceği ayrı bir gündem konusu…  Ülkemizde 18 yaş altı evlilik yapan kızların oranı erkek çocukların oranına göre daha yüksek.Yapılan istatistiklere  göre bu tür evliliklerde  çocukların okur -yazar olma oranı çok düşük ya da hiç okula gitmemiş görünüyorlar.
Çocuk evliliklerinin çoğu imam nikahı ile gerçekleştirilmektedir.Ailelere göre uygun görülen bu evliliklerde kadın resmi nikahla kazanılacak tüm haklarından mahrum kalmış oluyor.Çocuk yaşta evlenen kadınlarda iyi bir  anne olamamanın  yanı sıra özgüven yetersizliği, duygusal saplantılar ve bağımlılıklar oluşuyor. Zamanla bir çok psikolojik sorunlar ortaya çıkıyor.

Sosyo-ekonomik dengeler oturmadığı sürece çocuk gelinlerin hikayeleri her geçen gün artacaktır.Bu konuda devletimize düşen çok ciddi görevler bulunmaktadır.Bu aşamada görevleri sıralamanın bir mantığı , anlamı olmadığını düşünmekteyim.Erken evlenmeyi ve tüm şartlarda çok çocuk doğurmayı öneren bir hükümetle nereye nasıl varabiliriz ki…!  A.K. 23.01

16 Ocak 2015 Cuma

BEYKOZ'DA ATIK YAĞ TOPLUYORUZ

2.9.2013 | Doğa Koleji

ATIK YAĞLARI TOPLUYORUZ!

Üstlendiği sosyal sorumluluk bilinciyle öğrencileriyle pek çok projeye imza atan Doğa Koleji "Atık Yağ" projesini hayata geçiriyor. Doğal Hayatı Koruma Vakfı, Ezici Bioelektrik ve Doğa Koleji işbirliğiyle başlatılan projeye yerel belediyeler de destek veriyor.

Üstlendiği sosyal sorumluluk bilinciyle öğrencileriyle pek çok projeye imza atan Doğa Koleji "Atık Yağ" projesini hayata geçiriyor. Doğal Hayatı Koruma Vakfı, Ezici Bioelektrik ve Doğa Koleji işbirliğiyle başlatılan projeye yerel belediyeler de destek veriyor. Bu projenin bir tarafı çevre ve insan sağlığı açısından bilgilendirme, bilinçlendirme genel ve yerel yönetimler ve ilgili sivil toplum kuruluşları ile işbirlikteliklerini temin ederek yağların zamanında gıdadan çekilmesini sağlamayı amaçlıyor. Ve maksimum oranda toplanarak çevresel zararları önlemeyi... Diğer tarafı ise yağların geri dönüşümü yani standart biodizel ve bioelektrik üretimi... Bu proje insan sağlığı ve çevrenin korunması paydasında birleşen yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları, duyarlı kişi ve kuruluşları kapsıyor.  Doğa Koleji Halkla İlişkiler biriminden Arzu Dağabakan tarafından yönlendirilen projede öğrenciler aktif bir biçimde rol oynuyor. Bilinçlendirme va atık yağları toplamaya önce kendi ev,semt ve mahallelerinden başlayan Doğa Koleji öğrencileri belediyelerden ve çevre derneklerinden de destek alarak site, toplu konut ve mahalleleri tek tek geziyorlar. Ziyaret ettikleri evlerde özellikle evin hanımlarına mutfakta kullandıkları yağlar ve atık yağların toplandıktan sonra nasıl değerlendirileceği konularında bilgiler veriyor. Ziyaretlerinde belediye yetkilileri, ilçe milli eğitim müdürleri ve komşu okul öğrencilerini yanlarına alan öğrencilerimiz ziyaret ettikleri evlere atık yağların biriktirilmesi için bidonlar bırakıyorlar. Belediye, site ve okullardaki uygun alanlarda sunumlar gerçekleştiriyorlar.   

Türkiye'de Atık Yağ
Türkiye’de yılda 1.500.000 ton bitkisel yağ gıda amacı ile kullanılmaktadır. Bu yağdan yaklaşık olarak 350.000 ton atık yağ oluşmaktadır. Bu atık yağlar, suya, kanalizasyona döküldüğü zaman su yüzeyini kaplar, su sistemine zarar verir, havadan suya oksijen transferini önler, zamanla suda bozularak sudaki oksijenin tükenmesini hızlandırır. Atık su arıtma tesisinin işletme maliyetini artırır. Atık su kanal borularına yapışarak boru kesitinin daralmasına ve tıkanmasına neden olur. Kullanılmış  bitkisel yağlar atık su kirliliğinin %25'ini oluşturmaktadır.  Denize, akarsuya ve göle ulaşan bitkisel atık yağlar, kuşlara, balıklara ve diğer canlı türlerine zarar vermektedir. Kanalizasyona dökülen yağlar atık su arıtma tesislerine zarar verir ve işletme  maliyetini artırır.  Evsel atık sular genel olarak biyolojik olarak arıtılırlar. Evsel atık su içinde bulunan yağları biyolojik olarak arıtmak mümkün değildir. Ayrıca biyolojik arıtmada faaliyet gösteren bakteriler yağ ve gresle kaplanarak aktiviteleri engellenir. Atık suyun KOI ve BOI’sinde ciddi artışlara neden olur. Sonu arıtma ile bitmeyen atık suların içindeki bitkisel ve hayvansal atık yağlar; denizlere, göllere ve akarsulara döküldüğü zaman o suyun kirlenmesi ve sudaki oksijenin azalması sonucu; ortamdaki, başta balıklar olmak üzere diğer canlılar üzerinde büyük tahribata yol açar.

Doğayı Kirletmeyin, Sahip Çıkın
Sağlıklı genç nesillerin yetiştirilmesi için toplumun her kesiminin bilgilendirilmesi ve bu kesimlerin bilinçli olarak sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiğine inanan Doğa Koleji ve Doğa Koleji öğrencileri sizlerden de destek bekliyor. 
http://www.dogakoleji.com/basarilar/atik-yaglari-topluyoruz

    ÇINARCIK KUKLA TİYATROSU

    Çınarcık İskele Meydanında Kukla oyunu,

    Doğa Koleji’nin, Çınarcık İskele Meydanında düzenlediği Eğitim kampanyası kapsamında, Hacivat ve Karagöz oyunu çocuklara heyecan dolu dakikalar yaşattı.
    Doğa Koleji’nin, Eğitim kampanyası kapsamında aralıksız olarak il, ilçe ve beldeleri gezerek, çeşitli etkiliklerle çocukları eğlendirdiğini ifade eden, Proje Sorumlusu Arzu Kılıç Dağbakan, “Çınarcık’ta çocuklarımıza yönelik olarak çeşitli etkinlikler yapıyoruz” dedi.
    İskele Meydanında her akşam bir gösteri yaptıklarını, bu bağlamda ise Türk Kültürün zengin öğelerinden biri olan Hacivat ve Karagöz oyununu çocuklara tanıttıklarını ve çocukların büyük ilgi gösterdiğini ifade etti.
    Dağbakan, Amaçlarının yaz ayında olduğumuz bu günlerde, çocuklarımızın eğlenerek öğreneceği çeşitli etkilikler yapıp, Doğa Koleji olarak Eğitimde şekil model getirdiklerini söyledi. Ayrıca Çınarcık Belediye Başkanımız Murat Erdoğan’a teşekkür etti.

    Haber ve Fotoğraf: Harun Öztürk



    http://www.cinarciklife.com/haber/517-cinarcik-iskele-meydaninda-kukla-oyunu.html

               http://haberci.com.tr/Haber/Karagoz-Hacivat-begeni-topladi.aspx

              http://www.yalovamiz.com/news.php?id=12568

              http://haberciniz.biz/karagoz-ve-hacivat-cinarcika-konuk-oldu-663820h.htm

              http://www.yalovamiz.com/news.php?id=12568&ayear=2009&amonth=07&aday=6

    KARAGÖZ VE HACİVAT

    Karagöz Ve Hacivat Çınarcığa Konuk Oldu
    Yayınlama Tarihi: 08 Temmuz 2009
    Türk Kültürü’nde önemli bir yer tutan Karagöz ve Hacivat Doğa Koleji tarafından düzenlenen gösterimle Çınarcık’lılarla buluştu. Karagöz ve Hacivat’ı ilgiyle izleyen vatandaşlar kahkahalarını tutamadı.
    Karagöz ve Hacivat gölge oyunu Türk Kültüründe önemli bir yere sahiptir. Bu kültürü yaşatmayı ve daha sonraki nesillere aktarmayı hedefleyen Doğa Koleji ise çeşitli illerde turneler yaparak oyunlar sergiliyor. Bu kapsamda Yalova’nın Çınarcık İlçesi’ne gelen ekip İskele Meydanında kurulan hayal perdesinde Karagöz ve Hacivat’ı ilçe halkı ile buluşturdu. Çocukların yanı sıra büyüklerinde büyük ilgi gösterdiği oyun boyunca kahkahalar ise hiç eksik olmadı. Proje Sorumlusu Arzu Kılıç Dağbakan yaptığı açıklamada, “Amacımız öncelikle Karagöz ve Hacivat’ın daha sonraki nesillere de aktarılması. Zira bu iki karakter Türk Kültüründe önemli bir yer tutuyor. Bunu yaparken de özellikle çocukların tatil dönemi olan yaz aylarını tercih ediyoruz. Gezdiğimiz il ve ilçelerde oyun büyük ilgi görüyor. Bu da halen halkımızın kültürüne ne denli bağlı olduğunu gösteriyor” dedi. 



    http://www.yalovamiz.com/news.php?id=12568&ayear=2011&amonth=10&aday=18

    SİVEREK İLKOKULU YARDIM KAMPANYASI

    Özel Kadıköy Koleji yetkililerinden Arzu KILIÇ şöyle devam etti “Kısa bir süre önce Siverek ilköğretim Okulu Müdürü Sayın Mehmet YAKIŞMA’dan konuyla ilgili bir yazı aldık. Yazıda ‘Siverek İlköğretim Okulumuz, köyden gelen ailelerin yoğunlukta yaşadığı, genelde maddi durumu çok kötü olan, mevsimsel işçiliğin yaygın olduğu, öğrencilerimizin iş amaçlı olarak yurdun değişik yerlerinde çalıştırıldığı, aralık ayında çocukların okula gelip, nisan ayında tekrar okulu bırakarak işe götürüldükleri;  kısaca sosyal yönden yetersiz ailelerin çocukların eğitim görmekte olduğu bir okul olduğu ve Okulda kitap, ders araç gereci, sınav hazırlık testleri, sınava hazırlayan tüm dersler kitapları, kırtasiye malzemeleri, yoksul öğrencilerimiz için giyim, ayakkabı vb. ile spor malzemeleri ve müzik aletlerine en çok ihtiyaç duyulduğu’ yazıyordu. Biz de  Özel Kadıköy Koleji olarak durumu hemen ilgili kurullarımızla görüşerek yardım kararı aldık. Bir Siverekli olarak hemşerilerime yardım etme fikri bende de bir heyecan yarattı ve o heyecanla kolları sıvama kararı aldık ve kampanyayı bir adım daha ileri götürerek öğrencilerimiz için oyuncak göndermek için bazı Siverekli İşadamlarıyla görüşme kararı aldık. Onlardan gelecek olumlu yanıta göre çocuklarımıza oyuncak yardımında da bulunmak istiyoruz. Bu konuda yardımda bulunmak İsteyen İşadamlarımız siteniz aracılığıyla yada direkt olarak bizimle irtibata geçip yardımda bulunabilirler” dedi.










    http://www.kadikoykoleji.com/?p=1433

    http://www.perakende.org/alisveris-merkezleri/palladiumun-kutuphanesi-siverek-ilkogretim-okulu-icin-doluyor-1328522352h.html


    http://www.perakende.org/haber_yazdir.php?detayID=1328522352

    http://www.haberler.com/palladium-un-kutuphanesi-buyuyor-3564666-haberi/

    http://www.avmlife.com.tr/haber/4374/palladium-avm-den-kitap-toplama-kampanyasi.html

    http://hadianne.com/?p=8803

    http://anneboyutu.com/KadinAdasi/news_detail.aspx?ArtId=8853

    http://www.siverekgenclik.com/etiket/okulun.html

    ATIK YAĞLAR

    Atık yağ ver ÇAĞLAR KOLEJİ ve DEHA işbirliği ile örnek bir proje yürütülüyor atık yağlar Baytom makinesi ile toplanıyor.
    Türkiye’de bir ilk ÇAĞLAR Kolejinde
    Atık yağ ver ÇAĞLAR KOLEJİ ve DEHA işbirliği ile örnek bir proje yürütülüyor atık yağlar Baytom makinesi ile toplanıyor.
    Türkiye'de yılda 350 bin ton bitkisel ve hayvansal atık yağ oluşuyor. Ancak bu yağların sadece % 2 si toplanabiliyor.Oysa ki bu atık yağların geri dönüştürülerek sanayi ve enerji alanında kullanımı mümkün.Çağlar Koleji ve Deha Atık Yağ Geri Dönüşüm firması ortak bir projeye imza atarak atık yağları topluyor.Unutmayın! 1 litre atık yağ 1 milyon litre temiz suyu kirletiyor.
    Çağlar Koleji Halkla İlişkiler Müdürü ve Proje sorumlusu Arzu KILIÇ dan aldığımız bilgileri okuyucularımızla paylaşmak istedik.
    Kişi atık bitkisel yağını getirir BAYTOM'a döker. Yağ içindeki katı veya yağda çözünmemiş sıvıyı özel bir yöntemle ayırır. Atık Yağın miktarına göre kullanıcıya ödül verir. Bu ödül makineyi satın alan kişinin tercihine bağlıdır
    BAYTOM-1- Hediyesi madeni paradır. İç mekanda çalışır.Atık yağ dolum tankı 60 litredir.Diğer sıvı dolum tankı 20 litredir. Rezistanslı sistem veya motor yağı dökülmesi durumunda ikaz sisteminin devreye giren modeli tercihe sunulmuştur. Rezistanslı model tercihi durumunda BAYTOM’a katı yağ dökülmesi ya da dökülen sıvı yağın, hava şartları dolasıyla donması durumunda, rezistans devreye girer ve yağı erittikten sonra devreden çıkar. Rezistans, normal çalışma esnasında devreye girmez ve elektrik harcamaz, sadece yağın erimesi gereken durumlarda, çalışma süresince 20 Wattlık bir elektrik harcar. Motor yağı dökülen model tercih edildiğinde, BAYTOM kullanılmış motor yağını tespit eder ve bu yağı ölçme haznesinde tutar, kendini kilitler. İlgili kişiye konuyla ilgili mesaj atarak temizlemesini ister.

    KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJESİ

    Kentsel Dönüşüm Proje Sunumu, The Green Park Bostancı Hotel'de gerçekleştirildi.